gecen sene farketmemisim.. bu sene, 38'in agirligi, dolgunlugu hosuma gitti dogrusu. abla olmus gibi hissediyorum. bu abla halinin kalcalarimdaki agirlikla da ilgisi oldugu kesin.. ama.. yine de, 38 yas, guzel basladi:)
"Blog sahibi olmak sacmalama ozgurlugunu baskalarinin ozgurluklerine zarar vermeden kullanmaktir".Böyle yazmışsınız... Ama siz saçmalamamış, özgürlüğünüzü kullanmışsınız incelikli, duyarlı bir dille, tınıyla. Kızımın blogunu izleyen blogdu sizinki. Rastlantıyla gördüm. Yitirmeden sık kullanılanlara alsam iyi olacak. Size herhangi biri olarak, böyle düşünüp yazdığınız için teşekkür etmek istedim.Dünün sıradan sayılan birçok niteliği, içtenlik gibi, bugün erdem olarak taşınır oldu. Bundan yakınmayacağım. Sizi kutlamak istedim.
8 Ocak 2010 tarihinde 'yazmak' demişsiniz ve sormuşsunuz kendinize, ama başkalarına da... Neden yazmak sorusu, belli bir duyarlılığı içinde yükseltebilmiş kimin sorusu değildir ki, sizin de olmasın. Yanıtı mı? Bir yanıt, yani doyurucu, yatıştırıcı bir yanıt olsaydı, yazı diye bir şey olabilir miydi? * Size nasıl seslenebileceğimi bilemiyorum. Ama belli ki kendisine saygı duyulmasını kaçınılmaz kılanlardansınız. * Blogunuzun izleyicisi olmayı kuşkusuz isterdim, ama sanırım facebook ya da benzeri bir şeylerin parçası olmak gerekiyor. Ne yazık ki paylaşım ağları içerisinde değilim. Bir blogum da yok ama bir web sitem var, hatta aynı içerikte iki (şimdilik). Bana isterseniz yazabilirsiniz (sitemde e-posta adresim var) ya da size yazmamı isterseniz e-posta adresinizi bildirebilirsiniz (isterseniz). Benim sitelerim: www.okumaninsonunayolculuk.com www.zkirmizi.com * Yazınızı yorumlayan dostunuzun söylediği gibi, sessizlik sizi yanıltmasın. Yalnız değilsiniz ya da tümümüz, her nerede ve nasıl olursak olalım, zaten sonuna değin yalnızız. Saygılarımla.
4 comments:
"Blog sahibi olmak sacmalama ozgurlugunu baskalarinin ozgurluklerine zarar vermeden kullanmaktir".Böyle yazmışsınız...
Ama siz saçmalamamış, özgürlüğünüzü kullanmışsınız incelikli, duyarlı bir dille, tınıyla. Kızımın blogunu izleyen blogdu sizinki. Rastlantıyla gördüm. Yitirmeden sık kullanılanlara alsam iyi olacak.
Size herhangi biri olarak, böyle düşünüp yazdığınız için teşekkür etmek istedim.Dünün sıradan sayılan birçok niteliği, içtenlik gibi, bugün erdem olarak taşınır oldu. Bundan yakınmayacağım. Sizi kutlamak istedim.
İyi Günler. Bloguma TAKİPÇİLERİM bölümünü oluşturdum. Blogumu inceleyip takipçilerimin arasına katılırsanız sevinirim... Teşekkürler...
Blog: http://www.facebooktapaylas.blogspot.com
8 Ocak 2010 tarihinde 'yazmak' demişsiniz ve sormuşsunuz kendinize, ama başkalarına da...
Neden yazmak sorusu, belli bir duyarlılığı içinde yükseltebilmiş kimin sorusu değildir ki, sizin de olmasın.
Yanıtı mı? Bir yanıt, yani doyurucu, yatıştırıcı bir yanıt olsaydı, yazı diye bir şey olabilir miydi?
*
Size nasıl seslenebileceğimi bilemiyorum. Ama belli ki kendisine saygı duyulmasını kaçınılmaz kılanlardansınız.
*
Blogunuzun izleyicisi olmayı kuşkusuz isterdim, ama sanırım facebook ya da benzeri bir şeylerin parçası olmak gerekiyor. Ne yazık ki paylaşım ağları içerisinde değilim. Bir blogum da yok ama bir web sitem var, hatta aynı içerikte iki (şimdilik). Bana isterseniz yazabilirsiniz (sitemde e-posta adresim var) ya da size yazmamı isterseniz e-posta adresinizi bildirebilirsiniz (isterseniz). Benim sitelerim:
www.okumaninsonunayolculuk.com
www.zkirmizi.com
*
Yazınızı yorumlayan dostunuzun söylediği gibi, sessizlik sizi yanıltmasın. Yalnız değilsiniz ya da tümümüz, her nerede ve nasıl olursak olalım, zaten sonuna değin yalnızız.
Saygılarımla.
http://muhabbetindibindeyim.blogspot.com/
37 nasıldı ? ben 36 ile bir fark goremedim.
Post a Comment